Hocamız Mine Silen ve Suphi Sarıgöllü pazarlama sektöründeki hemen herkesin üzerine kafa yorduğu bir dilemmayı değerlendirdiler. Covid-19 Döneminde İyi Olmak vs. İyilik Yapmak.

Panelin başlangıcında kısaca Covid-19’un sektörümüzde yarattığı değişikliklerden bahseden Mine Silen, mecraların popülaritesinin nasıl hızlıca değişebildiğini, tüketiciyle bağ kurabileceğimiz temas noktalarının bizim kontrolümüz dışında nasıl değişebileceğini ve her zaman bu gibi durumlara hazır olmamız gerektiğini söyledi.

Senfonico Yaratıcı Strateji Direktörü Suphi Sarıgöllü, her zaman, her mecrada iyi fikri görmenin yollarını, reklam sektörümüzün duayeni Ogilvy’i referans alarak anlattı. İyi olmak vs. İyilik Yapmak konusunu “purpose marketing” konu başlığında ele alan Suphi Sarıgöllü, purpose marketing kavramının yanlış anlaşılabileceği, markaların varoluş amacıyla örtüşmeyen işler üretilmesine sebep olabileceğini söyledi.

Suphi Sarıgöllü purpose marketing’i şöyle açıkladı: Topluma da faydası olan, taraf sahibi bir varoluş amacı edinmek. Panelimizin konu başlığı olan iyi olmayı ise şöyle açıkladı: ürün, hizmet, üretim, reklam gibi temel şirket değerlerinin topluma faydalı olmasını sağlamak. Markaların iyilik yapmak adı altında yaptığı işlerin fırsatçılık olarak algılanabileceğini söyleyen Suphi Sarıgöllü bu konuda iletişim profesyonellerinin çok dikkatli ve ileri görüşlü olması gerektiğini söyledi.

Böyle süreçlerde yapılacak hataların sadece kendi markasına değil o alandaki bütün reklam verenlere zarar verdiğini söyleyen Suphi Sarıgöllü, sahip olmadığın alanda purpose marketing yapmanın yanlış olduğunu söyledi. İyi Olmak vs İyilik Yapmak konusunu detaylı bir şekilde inceleyen Mine Silen ve Suphi Sarıgöllü’ye teşekkür ederiz. Dijital panelimizde şemalarla, verilerle desteklenen detaylı anlatıma youtube kanalımızdan ulaşabilirsiniz.